Ege M. Diren - "Özgürlük"ün özgürlüğü için mücadeleye katkı

Ege M. Diren - "Özgürlük"ün özgürlüğü için mücadeleye katkı
İki örnek üzerinden kısa bir deneme

100427


Hepimiz 'dişperisi-tanımaz'ız. Birçoğumuz, 'zeus-tanımaz'ız. Çünkü dişperisi ve Zeus'un "var olmadıklarını" anlayabiliyoruz. Tanrıtanımazlar sadece bir adım fazla atıyorlar bu hususta.*

"Özgür" iradesiyle, olmayan bir şeyin olduğuna (ve duruma göre, her şeyi yarattığına, ahlakı yarattığına, bizi cezalandıracağına, bizi ödüllendireceğine, her şeyi bildiğine, her şeye muktedir olduğuna vb) "inanma özgürlüğü" konusundaki sığ tartışmanın sonucu olan "başörtüsüne özgürlük" söyleminin boşluğundan boğulanlara bir nefes geliyor İstanbul dışından. Avrupa'dan devşirilmiş solculuktan başka şeyler de oluyor bu ülkede.

"Munzur özgür akacak" ya da "Dereler gümbür gümbür / Karadeniz özgürdür" sloganlarındaki ortak unsura dikkat edelim. Sonra, bu sloganlarla "Başörtüsüne özgürlük" sloganı arasındaki ayrışmayı fark edelim. Bu sloganların hepsi -çok ilginç bir şekilde- aynı ülkede somutlaşıyor.

"Özgür" akan derelerden bahseden bir topluluktan daha zarif, daha derinlikli bir kitlesel hareket hayal edemiyorum. (Öte yandan; Zeus'a inanma, dişperisine inanma gibi bir "özgürlük"ten bahsetmekten daha boyutsuz bir politika, daha amorf bir felsefe de hayal edemiyorum.)

Bu ekolojist hareketin içinde; en incelikli marksist tartışmaların, en rafine özgürlük felsefesinin sezgileri görülüyor. Bu kitlenin sezgileri, çok daha derinlikli bir politik hareketi, çok daha güçlü bir felsefi poziyonu ima ediyor. Bundan daha büyük umut kaynağı olamayacağını iddia ediyorum.

Tüm sol teorisyenleri, tüm devrimci muhalifleri, tüm aydın demokratları; yukarıda değinilen iki hareket arasındaki tezatı görmeye, kendi duruşlarını sorgulamaya (ve mümkünse, bir süreliğine İngilizce'den ve Fransızca'dan çeviri makale okumamaya) davet ediyorum.

Özgürlük gibi derin bir kavramı; metafizik inançlara özgürlük, homofobiye özgürlük, transfobiye özgürlük, köleliğe özgürlük gibi yabancılaşmayı yeniden ve yeniden üreten kavramlara ulamak; insanlığın bunca felsefi birikimine saygısızlıktır. Hele ki aynı toplum içerisinde, derelerin, denizlerin özgürlüğünü savunacak kadar bütüncül, evrensel, ekolojist bir söylem varken.

Özgürlük mücadelesi pazarda domates seçmeye benzemez, n boyutlu**2 bir tartışmanın sonucudur.
Özgürlük mücadelesi pazarda domates seçmeye benzer, çürükleri alırsanız zehirlenme riskiniz vardır.



* Fikir, Richard Dawkins'ten alıntıdır.
** n herhangi bir doğal sayı olmak üzere

No comments: