Akademik takvim, akademik yılların dünya etrafındaki dönüşüne göre belirlenir.
100316
Sosyal bilimciler kitap okumazlar, "okuma" yaparlar. Önlerine bir kitap, bir makale aldıklarında, dünyayla ilgili bir dertlerine cevap aramazlar, yazarın fikirlerini analiz etmeye ve diğer düşünürlerin görüşleriyle onun görüşlerini kıyaslamaya çalışırlar. Bu sebeple, okuyarak bir "şey" öğrenmek yerine, okuma yaparak "bir kişinin düşüncelerini" öğrenirler.
Felsefeciler, varlık felsefesi hakkında düşündükleriyle kantindeki çay bardağı arasında bir ilişki görmezler. Sosyologlar, insanlar yerine insan kategorileri görürler.
Matematikçiler, bir makale veya kitap okuduklarında, evreni veya evrenin bir parçasını görmezler, sadece matematiksel hesaplar görürler.
Akademi, gerçek dünyayla ilgilenmez. Gerçek dünyayı düşünmek konu dışıdır; öğrendiklerinden, gerçek dünyaya dair bir fikir edinmek, Zeus korusun, ahlaksızlıktır.
Her disiplinin belli bir soyutlama seviyesi vardır, demek ki o soyutluğun içinden başka bir yere gitmemek gerekir.
Matematikçi, matematik "hakkında" konuşmayı zayıflık sayar. Sosyolog, sosyolojiye getirdiğiniz eleştiriyi modernist, aydınlanmacı vb. bulur. Psikolog, psikolojiye eleştirel yaklaşma ihtimalinizi dahi kaale almaz.
Akademi; kimya, tarih, edebiyat, fizik, sosyoloji, genetik, mimarlık, tıp, politika, matematik, biyoloji ve daha birçok disiplinin atomik şekilde ayrıklaştığı ortamın ismidir. Akademide, matematiğin politikası olamayacağı gibi, fizik bilen felsefeci de bulunmaz.
Akademi, akademidir; ve bu cümlenin mantıksal sonucu olarak, akademi yaşam değildir. Akademi otobüs biletinin fiyatıyla ilgilenmez; dolayısıyla, otobüs bileti fiyatıyla ilgilenenlerin akademide yeri olamaz. Akademi, yaşamsal meseleleri dert edecek kadar halklaşma küçüklüğüne tahammül edemez.
İklim değişimi matematikçiyi ilgilendirmez; çünkü matematikçi, kendini, iklim modellemelerine dair diferansiyel denklemleri çözmeye adar. İklim değişimini "anlamanın" bilinen en doğru yolu bu olsa da, iklim değişimini daha iyi anlamak, onun durdurulmasını sağlamaz.
Akademi, bir toplumsal meselenin çeşitli açılardan "irdelendiği" yerdir. Öte yandan, akademi, yine aynı toplumsal meselenin yalnızca ve sadece irdelenebileceği yerin ismidir. Mesele yeterince anlaşıldığında, akademiklerin görevi sona erer.
Akademi kendi sorgulama eylemi dışındaki her şeyi sorgular.
Evren bir bütündür, akademi evrende özerkliğini ilan eder. İnsanlık, tarih içerisinde var olagelir; akademi, kendini tarihselliğin dışında tutar. Bilimsel bilgi, tarihin içerisinde değerlendirilemeyecek kadar erişilmezdir. Matematikle uğraşmak, diğer meselelerle uğraşmamayı gerektirir; çünkü bilim insanı, kendini, insanla uğraşamayacak kadar, bilimle uğraşmaya adamıştır. Fizikçi, ne gazete okur, ne de felsefe. Tarihçi, ne Maxwell denklemlerini bilir, ne evrimi, ne de iklim değişimini. Evren bir tanedir, bilim ayrışır. İnsanlık bir bütündür, ama insanlık kendine bütünlüklü bir bakış getirmez. Dünyada kötü şeyler olur, bunu en iyi akademikler "bilir", en kötü akademikler "anlar".
2 comments:
"Akademik takvim, akademinin dunya etrafindaki donusune gore belirlenir." desek?
upps, peki demeyelim, pardon :)
Post a Comment